ifw 2011


merhaba ifw 4 gündür sosyal medyanın tepesinde duruyor.. ben bu 4 günü orda organizasyon içinde bulunan biri olarak anlatmak istiyorum.. biz 2 gün öncesinden toplantılara başladık.. ana hatları oluşturulan organizasyonu mekana yerleştirdik.. çarşamba gecesi 12 den sonra evlere dağıldığımızda santral moda rüzgarına hazırım diye bağırıyordu..

bir önceki İFW de de çalıştığım için ikisini kıyaslıycam birazda.. geçen seneki İFW için aşırı derecede eleştiriler olmuştu ve hiç kimsede sesini çıkaramıyordu çünkü davetliler haklıydı image becerememişti.. 300 kişilik salonda 600-700 kişi vardı.. vs neyse..

bu sene illa kusur bulmak için çaba sarfeden insanlar yine birşeyler buldular tabiiki.. ben görebildiğim kadarıyla sorun dedikleri şeylere cevap vermek istiyorum çünkü sanırım onlar burayı paris sanıyor ve yapıcı eleştiri yapmayı bilmiyorlar..

- otopark sorunu vardı taksi kapıdan çevriliyordu ıyy shuttle ile mi gidicez..

öncelikle santral otoparkının yetersiz olmasından dolayı mekana yakın olan ispark alanı kiralandı ki konuklar rahat etsin arabamı nereye koyucaaaam diye bağırmasın diye.. sonra ordan kolayca alana gelebilmeleri için shuttle lar ayarlandı.. taksiler içeri alınmadı çünkü zaten tek girişi olan santralın teknik ekip malzemeleri, catering,kıyafetler, backstage ekipmanlarını taşıyan kamyonlarla dolup taşması yeterliydi.. taksiyle gelen konukları kapıdan alana götürecek shuttle hizmeti bir an olsun durmadı canım arkadaşlarım soğukdan dondular ama kimse onlara insan gözüyle bakmadı sonuçta hizmet sektoru acımasız değil mi?

-üff her defile öncesi kart mı alınır ay çok banel..

geçen sene insanlara girişte bir kart veriliyordu sonra millet gün boyu defilelere giriyordu iyi hoş da akşama kadar sayı oluyordu 3000..sonuçta belki arzu kaprol sabah bilmem neye giren adamı kendi defilesinde istemiyorsa ne olacak? bu sene her defile öncesi konuklardan o defileye davetli olduguna dair yaka kartı almasını rica ettik. almayıp üfff inemem hiç o kadar.. ne fark eder bu da kart.. sen benim kim oldugumu biliyormusun ne kartı diyorsun? gibi gibi şeyleri duydukça şaşırdık kaldık.. sonuçta bu davetliler rahat etsin diye yapılmış birşeydi her seferinde inmek zorunda kalmak saçma olabilir ama o da mekanda her firmanın pr şirketini sıgdıracak alan olmadıgından tek tek yapıldı kart dagıtımları ve bu biraz kalabalık günlerde sorun yarattı..ama sonuçta içerde ayakta kalan konuk parmakla sayılacak kadar azdı..

- backstage e giriyorum defile alanına nasıl giremem?

giremezsin! çünkü o bir görevli kartı görevlilerin o alanda işi yok. orası davetlilere ait hem davetli hem görevliysen o kartı sana veren pr şirketine söylen!

-merdiven çıkmak mı uff ne kadar ilkel! biz çok yoğun insanların vaktini harcıyorsunuz! formadayım zindeyim ama kavitasyon sayesinde tatlım yoksa 3 kat çıkmam pardoooon!

buna söyleyecek sözüm bile yok çünkü bu konular cidden komik.. hatta buna benzer bişey anlatayım colins defile öncesi millet halk ekmek kuyrugu gibi önden yer kapıcam çünkü en ikoncan benim yarışına girdikleri için defile kapısı önünde izdiham yaratmışlardı.. önümdeki bir kız sürekli söyleniyordu.. bi ara ayaklarım ağrıdııııı hadi ama diyince bi kendi ayakkabılarıma bi onun ayakkabılarına baktım resmen günlerce 13 saat topuklu ayakkabı içinde yürümeye mahkum edilmiş ayaklarım kızı tekme tokat dövmek istedi.. kız ona bakınca sen para kazanıyorsun ama demez mi?? he ben para kazanmak istediğim için her türlü işkenceye mahruz kalabilirim ama o gezmeye geldiği yerde sanki topuklu giyinmeye mecbur bırakılmış gibi 5 dk ayakta bekletilmemeli ve merdiven kullanmak zorunda bırakılmamalı.. neyse ..

- her yerde kart soruyorsunuz bu ne böyle? al sende bakıcak mısın? koyun sürüsü gibi ordan oraya götürülüyoruz.

biraz makul olmaya çalışsanız o kartları sürekli sizin için sorduğumuzu anlardınız.. aralardan kaçanlar olabiliyor organizasyon camiasını tanıdığı fareler vardır onları engellemek için.. sonra size daha iyi yardımcı olabilmek için soruyoruz o kartları lounge katından çıkmadan soruyoruz çünkü daha basın harici alım başlamadıysa sizi boşuna yukarda bekletmemek için soruyoruz. girerken soruyorz çünkü kartınıza uygun yönlendirme yapalım diye soruyoruz. ben nerden bileyim senin basın oldugunu yada vip oldugunu sorsan zaten herkes vip.. sonuçta alt tarafı yaka kartını 3 sn liğine göstereceksin niye zoruna gidiyorsa..

sonuç 13 saat çalışma değilde insanların colins defilesine girerken ettiği küfürler, sen benim kim olduğumu bilmiyor musun gerizekalı ayakları, ben istediğimi yaparım çekiiiil lafları, bu nasıl organizasyon diyerek bu kadar emeği çöpe atması çok koydu.. ama herşeye rağmen dün gece bütün ekip toplandığında bize teşekkür eden Ulaş bey (ekip başımız), güler yüzle cevap veren insanlar bizi mutlu etmeyi başardılar..

Unknown

8 yorum:

Guz dedi ki...

wayyy hic bu yonden bakmamistim.p kadar cok elestiri var ki etkilendik haliyle.cok haklisin

Adsız dedi ki...

benim yıldızlı görevli kartım vardı sadece mavi defilesinde sorun yarattılar onada kulisten girdim

Moda Tutkusu dedi ki...

Süper bir yazı olmuş, çok eğlendim:)
Shuttle için başta herkes gibi ben de söylendim (daha doğrusu olmayan tabelaları arayıp ispark için 5 tur atınca, talihsizlik çingeneler beni bulmuş, tabelaları o saatte çalmışlar!!:) ama gerçekten büyük rahatlıktı, kapının önünde inip bindik direkt, kendimiz park etsek dünya yol yürüyecektik!Yazdığın herşeyde haklısın, okurken ne geldi aklıma biliyor musun, biz Moda Haftasından ne bekliyoruz ya da ne beklemeliyiz?
Ben çok eğlendim çünkü şartlarımı çok zorlayarak geldim bir, ikincisi de benden adımlarca önde olan tasarımcıların heyecanını ortamlarını paylaşmak istedim.Arkadaşlarım yanımda, güldük eğlendik.3 kat inip çıkmak sen ne dersen de kabustuuuu!!Ama bu da mekanın kabahati diyelim, tüm gün orada bulunan basına da aynı şekilde davranılması yorucuydu, yoksa zaten her davetli sabahtan akşama kadar defilelerde kalmıyor ki.İnsanlar umduklarını bulamadılar mı bu sene, yoksa hep daha fazlasını mı bekliyoruz?Başkasını görmedik bilmiyoruz millet olarak, eleştirilerin olması çok doğal bence.Sen benim yazımı okursan kafayı yersin kesin:)))Kızma nolur, çok eğlendim bol bol teşekkür ederken:)Her ne dersek diyelim İstanbul'un bir moda haftası var bu inanılmaz değil mi?
Sevgiler ve iyi çalışmalar!!!Artık takipteyim çünkü çok eğlendim okurken!!!

Unknown dedi ki...

aynen moda tutkusu gibi bende ispark için 3 tur attım hakikaten yetersizdi tabelalar. Ama kendi blogumda da yazdıgım gibi henüz 4. düzenleniyor taşlar yerine yavas yavas oturacak. herkes canla başla çalışıyordu bu yeterli zaten.

irem dedi ki...

kesinlikle hiç hiç hiç katılmıyorum, bu yazının da birilerine yaranılmak için yazıldığını düşünüyorum. 4 gün orda yaşamış bir insan olarak şu an belden aşağım tutmuyor. aşırı yorgunluk ve yürümekten bacak kaslarım zedelenmiş. basın odasında yaşadığımız rezillikler olacak gibi değildi. son gün alanın içine çatır çatır ferrariler jeepler giriyordu. Geçen sene de 4 gün taşkışla da yaşamıştım ve alınan kartlarda defilenin adı yazıyordu, ortak bir kart değildi. say say bitmez bu seneki aksilikler ve hatalar.

Moda Tutkusu dedi ki...

Kimsenin kimseye yaranmak gibi bir derdi yok bence, bakış acılarımız farklı, organizasyonda tabimi eksiklikler vardı ama yeni bir oluşum olduğunu göz önüne almalıyız. Basın odasında neler oldu merak ettim? Ac kalmanın dısında:)?

Unknown dedi ki...

güzide, amacım farklı gözle baktırmaktı..

moda tutkusu ve modaerator, benim amacım organizasyonu komple temize çıkarmak değildi zaten sadece nedenini bilmeden yada altını üstünü hiç düşünmeden yazı yazan kişilere bilgi vermek istedim.. ikinizin yazısıda takdire değer =)

irem, bu benim mesleğim değil normalde öğrenciyim ve kimseye yaranmak zorunda değilim en fazla 6 gün çalışmamın parasını vermezler. orda en üst pozisyondan temizlikçisine kadar herkes aynı ekip ruhu ve enerjisiyle çalıştı kimse kimseye yaranmak zorunda değil. yorgunluguda abarttıgınızı düşünüyorum ben 3 senedir organizasyon işi yapıyorum sizin 6-7 saat kaldıgınız organizasyonda biz 13 saat çalıştık.. benden daha yorgun olamazsın ve olay kesinlikle aldığım 3 kuruş değil. teşekkürler.

Adsız dedi ki...

eski bir organizasyon çalışanı ve yeni bir inşaat mühendisi olarak diyorum ki,
defile, toplantı, konferans vb. organizasyonların hiçbirinde yorulmadan ayrılamazsınız.. çünkü bunlar bir sinema gösterisi gibi değildir ve olay önce biletini sonra yerin almakla bitmez.. durum daha karmaşık olmakla birlikte daha meşakatlidir haliyle.. şimdi kendinize hangi özel günden sonra yorgun olmadığınızı ve olanaklar dahilinde daha iyiye ulaşmak adına çıkılan 3 katın hesabını yapmakla neye ulaşmaya çalıştığınızı bir sorun.. avrupalıyı ağzından düşürmeyen sevgili konuklar, aynı avrupalının sisteme uymak ve organizasyona en azından sıkıntı çıkarmayarak katkıda bulunmak adına daha karmaşık işlemlerde bize nasıl yardımcı olduğuna, yabancı ağırlıklı bir organizasyonumuzda bize katılarak, organizasyonun nasıl söz deil de icraat işi olduğunu ve sistemin sadece çalışanlarla yürütülmediğini görüp anlamanızı isterim..
heryerine yürüyen yolların, merdivenlerin, asansörlerin yada itfaiye borularının ulaştığı bir sergi salonumuz maalesef henüz mevcut değil ancak inşaat mühendisleri olarak ilk hedefimiz; gitmekten zevk duyduğunu dile getirdiği halde, gittiği yerde neyden zevk alacağına karar veremeyip, söylenmekten zevk aldığını anlayan narin bayanlar için istanbulumuza bu sergi salonunu, pardon sergi salonu bu at gözlüklerinin arkasından bakan 'SÜS'yetik prensesleri tatmin etmeyebilir, bu sergi sarayını kazandırmaktır..

çocuktan örnek al:istanbulun yedi tepesinden birinde top oynayan çocuklar, 3 dk top oynayıp, 5 dk yokuştan aşağı hızla giden topun peşinden koşarlar ve her seferinde o 3 dk için 5 dk yokuş inip çıkmaktan hiç gocunmazlar..
sizce neden??